Arzuman Uçar, kızının doğumdan itibaren engelli olduğunu ve bu süreçte bakımını tek başına üstlendiğini dile getirdi. Kızının oturamadığını, göremediğini ancak duyabildiğini söyleyen Uçar, şunları kaydetti:
“Çocuğum 33 yaşında. Doğumda kafasındaki bıngıldak kemiği erken kapanmış ve yerine sıvı birikmiş. Erzurum’da ameliyat ettirdik ama doktorlar bize vücudunun gelişmeyeceğini söyledi. Katı gıda tüketemediği için çorba ile besliyorum. Sabah kalkınca ilk işim onunla ilgilenmek. Altını değiştiririm, mamasını yediririm, giydiririm. 2-3 günde bir banyosunu yaptırırım. Bütün gün onunlayım, 24 saatim evde geçiyor.”
“Eşim, ‘Ben Bu Çocuğa Bakamam’ Deyip Gitti”
Arzuman Uçar, 34 yıllık eşinin 2018 yılında engelli kızlarına bakmayı reddederek evi terk ettiğini iddia etti. Uçar, yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Eşim eve bakmıyordu. Kira, doğalgaz gibi ihtiyaçlarımızı ben karşılıyordum. Sadece yemeğe gelirlerdi. Kendi kıyafetine harcamaktan çekinmezdi ama çocuğun bir ihtiyarı var mı diye sormazdı. Sonra ‘Ben bu çocuğa bakamam, ne haliniz varsa görün’ diyerek gitti. Şimdi sadece bin lira nafaka veriyor. O da neye yeter ki?”
“Allah Hiçbir Şeyi Sebepsiz Yaratmaz”
Arzuman Uçar, tüm zorluklara rağmen hayata karşı umudunu kaybetmediğini ve kızına duyduğu sevgiyi şu sözlerle dile getirdi:
“Rabbime şükürler olsun, bana böyle bir evlat verdi. Allah hiçbir şeyi sebepsiz yaratmaz. Onun bana gelişinin bir nedeni vardı. Şimdi ben ona, o da bana bakıyor. Konu komşunun yardımları dışında hiçbir gelirim yok. Ne evim var ne başka bir şeyim. Ama Allah’a sığındım, başka gidecek yerim de yok.”
Arzuman Uçar’ın yaşadığı bu zorlu hayat, bir annenin evladı için verdiği fedakârlığın ve sevginin en çarpıcı örneklerinden biri olarak dikkat çekiyor.